"Yapışık İkizler" Evlendi

    Öncelikle şunu belirtmeliyim ki böyle bir hastalık var mı yok mu araştırmadım. Aklımdakileri bu şekilde bir başlığa dökebildim sadece. Çok sık rastladığım bir durum. Sürekli yan yana olmak mı gerekiyor? Bir alışverişe çıkılacaksa, beraber mi gitmek gerekiyor? Ya da bir sinemaya gidilecekse birlikte mi gitmek gerekiyor?

     İnsanların sevdikleri kişilerle zaman geçirmesi dünyadaki en güzel hissettiren duygulardan biridir. Tamamen rahatladığımız, huzur bulduğumuz, kafamızda dönüp duran problemleri biraz olsun düşünmediğimiz anlardır. Bu anlara doyum olmaz tabi. Mesela benim için sevdiğim kişi ile bir yürüyüş yapmak paha biçilemez. Bazen o an beni başka hiç bir şeyin bu kadar mutlu edemeyeceğini düşünürüm. Bir de Ankara'da oturduğum yerin havası çok temiz. Öyle bir rüya işte. Neyse, anlatmak istediğim, ben sevdiğim kişi ile yürüyüş yapmayı bu kadar çok seviyorum diye tek başıma yürüyüşe çıkamayacak mıyım? Ya da ben birlikte film izlemeyi de çok seviyorum mesela. Tek başıma film izlemeyecek miyim? İçinizden birlikte izleme şansım varken neden tek izliyim dediğinizi duyar gibiyim. Fakat bunu söyleyenlerin sevgililerinin ya da eşlerinin şu an onlardan çok uzaklarda olduğunu ve özlem duygusuyla bunu söylediklerini düşünüyorum. Haksız mıyım? Ben aslında biraz evlilikten bahsetmeye çalışıyorum. 

     Evlilik, günümüzde çoğu kişinin korkulu rüyasıdır. Evlilik ile ilgili bir sürü şey yazabilirim size. Fakat şuan konumuz üzerinden devam edecek olursam, sevdiğiniz kişi ile bir hayatı beraber geçireceğinizi düşündünüz mü hiç? Ortalama 35-40 sene! Bunu düşünmek bile biraz olsun sevginin ve aşkın dışında kaygı yaratıyor olabilir. Bu durum çok normaldir. Hal böyle olunca, evliliklerde insanlar zamanla birbirlerinden sıkılabiliyor. Fakat ben bu sıkılmayı eğer ortada patolojik bir durum yoksa, sevginin ya da aşkın bitmesine bağlamıyorum. Tamamen "tüketmek" ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Her şeyi hemen yaşamak istiyoruz, biliyorsunuz. Ama bunları yaşadıktan sonra bunları sürdürebilmek aslında doğamıza aykırıdır. 50 seneyi beraber çok mutlu geçiren ve her anlarına şükreden insanlarla hiç sohbet ettiniz mi? En önemli kriterleri, birbirlerinin dünyasına saygı duymak ve tüketmemektir. Kendi istekleri dışında sevdiklerinin de isteklerini önemsemeleridir. Bundan lütfen eşiniz mantı yemek istediğinde, mantı yapmanızı çıkarmayın. Biraz daha onu kişiliği ile baş başa bırakmaktan bahsediyorum. Ben biliyorum ki bir çok evlilikte biri diğerine"Ben biraz yürüyüşe çıkacağım", "Ben biraz yalnız kalmak istiyorum" ya da "Ben tek başıma tiyatroya gitmek istiyorum" cümleleri kurulduğunda evlilikler büyük zarar görüyor. Yukarıda bahsettiğim gibi tabi ki bunları beraber yapmak size daha güzel geliyor olabilir fakat bunları tek başınıza yapmaya da ihtiyaç duyabilirsiniz. Bu eşiniz ile yapmayı artık sevmiyorsunuz anlamına gelmemelidir.

     Bütün bu evlilik ile ilgili olan durumun dışında genel olarak da bakıldığında insanın her zaman kendi ile baş başa kalmaya ihtiyacı vardır. Merak etmeyin bunu yazan biri olarak ben de kendimle vakit geçirmenin ne kadar güzel bir şey olduğunu yeni yeni öğrenmeye başlayanlardanım. Bu birlikte olduğum kadını sevmediğim anlamına gelmediği gibi kendime değer verdiğim ve kendimi sevdiğim anlamına gelir. Bu da beni ilişkide daha güçlü yapar. Yapışık ikiz gibi her şeyi birlikte yapan kişilerin yukarıda bahsettiğim "tüketme" yi hızlı bir şekilde yaşadıklarını görüyorum. Çift terapilerimde genellikle eşlerden bir tarafın bu konudan çok şikayetçi olduğunu görüyorum. "Yapışık ikiz" metaforu ile bir danışanım sayesinde tanışmıştım ve düşününce bu konuda yazmaya karar verdim.    

     Bir örnek vererek bitirmek istiyorum. Eşiniz ile bambaşka bir konuda tartıştınız diyelim. Ve eğer o evden çıkmazsanız ya da yan odaya geçip camı açıp bir sigara içmezseniz, kalp kırıcı sözler söyleyecek, bağıracak ve ona belki daha da ileri giderek fiziksel bir müdahalede bulunacaksınız. Eşinize dışarı çıkmak istediğinizi biraz yürüyüş yapmak istediğinizi söylediğinizde o, neden tek başınıza olduğunuzu sorguluyorsa, bunun için sizin daha çok üstünüze geliyorsa, "Bak beni istemiyorsun işte yanında", "Zaten beni artık sevmediğini biliyordum, şimdi emin oldum" cümlelerini kuruyorsa ve siz orada tartışmaya devam etmek zorunda kalıyorsanız ilişkinizin daha fazla zarar göreceğine yüksek ihtimal verebilirim. Bu konuda problem yaşayanlar varsa eşleriyle bir an önce sorunlarını değilde, yalnız kalmaya ihtiyaçlarının olduğunu, bunları açıklayarak konuşmalarını tavsiye ederim.  

Yorumlar

Popüler Yayınlar